Yıllar evvel Tarsus’ta ne kadar gazel hanlar vardı.
Şimdi adlarını hatırlamak mümkün değil.
Bunlar tarihe geçmemişler bile.
Bir kaçının adını hatırlarım.
Mesela Kerimoğlu.
Tarsuslu İzzet.
Tarsuslu Kaplan.
Şimdi bazılarının adını hatırlayamıyorum.
Bu arada eski Belediye Başkanımız
Burhanettin Kocamaz.
Şimdi bunlardan neden bahsediyorum?
Şimdi dışarıdan gazel okuyanlar var.
Bunun adına da gelin siyaset diyelim.
Şimdi siyasetin ne tadı ne tuzu kaldı?
Acemice siyaset yapanlar var.
Mesela bizim meslekten birkaç kişi var.
Kapı, kapı gezip benim için aman ha.
Bu ve Oğlu MHP’li bunlara abone olmayın diyenler olmuş.
Tabi karşıdakiler yutmamışlar.
Ulan pezevenkler.
Bu yalanla gazetecilik yapılır mı?
Gazeteci mert olur.
Doğruluk için savaşır.
Babası bile mert olur.
Dışarıdan gazel okumaz.
Evet, sağ olan gazel hanlara Allah uzun ömürler versin diyorum.
Evet, Tarsuslu gazel hanlar neden aklıma geldi?
Eski günleri hatırladıkça gönlümde bir ferahlık oluyor.
Yalnız gazeteciyim demeye de utanıyorum.
“Edemem halimi kimseye hidayet.
Gönül seni kime edem şikâyet”
Şimdi benimde bir gazel söylesem mi?
Acaba diyorum kime bağırsam?
İşte ömrüm yazarak geçiyor.